Sayfalar

10 Şubat 2011 Perşembe

o artık yerinde


kazım amca öldü.

4. kattan cenaze arabasına baktım.

sonra tuba'yla ataşehir'e gittik. staj belgesini aldı. 

sonra o dünyanın bir ucundan geri dönmeyi başarabildik. 

hep konuştuk. onun hep karnı ağrıdı. benim de. yaşama sevinci sıfırdı. benim de.

sonra hep yürüdüm. boğaz köprüsünün ışıkları yandı; sarı, kırmızı, mavi, mor... yüzüm üşüdü. deniz kabardı. nokta nokta ışıklardı şehir. beyaz köpükler gökyüzüne doğru yükselince silindi şehir. bembeyaz köpük oldu karanlık şehir. ben de kalktım oturduğum yerden. hep yürüdüm.

kazım amca'nın evinin önü ayakkabı doluydu. akşam annemle biraz bakmaya gittik. ipek diye 6 yaşlarında bir kız. kazım amca'nın kızının torunu. kara gözleri vardı. uzun kirpikleri.
diğer çocuklar:
ben birim sen ikisin.

ablam iş yerinden bana "as" getirmiş. yağmur'ların iş yerinde de varmış. her akşam biri getirecek. ben de mutlu olacağım.

bu sefer bizim evde akşam oldu. karanlık her taraf.

kazım amca öldü. gelinin dediği gibi: babam bu akşam yerinde.

uyku. sevgili uyku. benim yerim sensin.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder