Sayfalar

16 Ocak 2011 Pazar

Kocamustafapaşa Sümbül Efendi Camii


Kocamustafapaşa Sümbül Efendi Camii; Kocamustafapaşa’da, Kocamustafapaşa İlköğretim Okulu'nun yanında bulunan, tarihi bir cami. İlk başta camii kilise şeklindeydi. Kocamustafapaşa’da bulunan eski bir Bizans yapısı olan Ayios Andreas kilisesi. (Kilise, ismini, Bizanslılara Hristiyanlığı kabul ettirdiğine inanılan Hagios Angreas en te Krisei adındaki havariden almış). Daha sonra 1486’da yılında ni’me’l-ceyşten (fetihe katılan askerlerden) olan Koca Mustapa Paşa tarafından kilise, camiiye çevrildi. Sümbül Efendi’nin ismi ile Koca Musta Paşa Camii daha çok duyuldu. Şimdi de zaten Sümbül Efendi diye biliniyor.

Türbeler

Camiide; Sümbül Efendi, Serasker Rıza Paşa, Şeyh Nureddin Efendi, Safiye Hatun, Dâye Hatun’a ait türbeler ile Hz. Hüseyin’in kızlarına ait olduğu rivayet edilen Çifte Sultanlar’ın açık türbesi bulunmaktadır. 

37 Yıl Süren Şeyhlik

Sümbül Efendi 1451’de Merzifon’da doğdu. Asıl adı Yusuf. Lâkabı Zeynüddîn. Halk arasında Sümbül Efendi diye tanınmıştır. Halvetî Tarikatı’nın Cemalî koluna bağlı Sümbülîye şubesinin kurucusu. İstanbul’da yetişen büyük evliyalardan. Efdalzâde Hamidüddîn Efendi’nin öğrencisi. 1494 yılında Safiye Sultan’la evlendi. Rahime isimli kızları oldu. Merkez Efendi, onun yetiştirdiği önemli halifelerden. Kanuni Sultan Süleyman’ın yaptırdığı Yavuz Sultan Selim Camii’nin açılışını 1523 yılında yaptı ve ilk vaazı verdi. 1529’da 78 yaşında vefat etti. Şeyhliği 37 yıl sürmüştü. Kocamustafapaşa Camii’ndeki tekkesinin haremine defnedilip üzerine türbesi yapıldı. Damadı Merkez Efendi dergâhın başına geçti. 

Caminin üç avlu kapısı, iki giriş kapısı var. Avluda İmam odası, Erkek Kuran Kursu, kadınlar bölümü, ilim vakfı, şadırvan, sebiller, çeşmeler bulunmaktadır. Tarihi çınar ağacı türbelerin yanında koruma altına alınmış. Önemli zadların yanında hayatını Kur’an yazarak geçirmiş, hat ustalarından olan Hafız Osman’ın mezarı da burada bulunuyor. Rivayete göre minare şerefelerinde kandil yakılması adeti ilk defa bu camiide başlamıştır.


Edep Kapısı

Sümbül Efendi Türbesi ile Çifte Sultanlar Türbesi’nin arasında bir kapı var. Bu kapıya Edep Kapısı deniyor. II. Mahmud, Çifte Sultanlar’ın Türbesini yaptırdıktan sonra araya bu kapıyı yaptırmış. Ramazan’ın 15.den sonra bayrama kadar açık olan bu kapıdan, ziyaretçiler ziyaretlerini tamamladıktan sonra arkaya doğru yürüyerek bu iki büyük türbeye karşı saygılarını gösterirlermiş.



Ve Eve Dönüş

İşte böyle. Belki bu camiiyi anlatmak için boyum tahtaya ermez. Daha söylenmesi gereken sözler vardır elbette. Akşam ezanı okunuyor. Eve dönüyorum. Şimdiye kadar kaç defa geçtim acaba bu camiiden? Kaç zaman önce kimler yürümüştü burada? Her yerde olduğu gibi aslında. Tarih de bir büyü, sihir. Zamanın üzerimize bıraktığı bir yük. Bazen ağır bir yük, bazen gururumuz. Ayrım olmamalı oysa. Sadece doğruyu bildiğimize inanmamız yeterli.  









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder